Busan, Güney Kore’nin başkenti Seul’den sonra ikinci büyük şehri, ülkenin ve Asya kıtasının önemli liman şehri. Güney Kore’yi tanımak isteyen gezginler öncelikle yönünü başkent Seul’a çevirirken, Busan daha az tanınır gibi görünmekle birlikte aslında çok turist çeken bir şehir.
Busan ülkenin güneydoğusunda, Japon Denizi kıyısında Japonya Adası’nın kuzeybatısında yer almaktadır. Busan muhteşem plajları, deniz sporları yapma imkanları, deniz ürünleri ile ilgi çekmesinin yanı sıra dini, kültürel varlıkları ile ziyaretçilerine farklı renkler sunmakta. Biz sakura mevsiminde Japonya’yı bir baştan bir başa dolaşmak için plan yapmaya başlamıştık. Uzakdoğu’nun en doğusuna ulaşırken Japonya’ya yakın ülke Güney Kore’yi görmeden olmaz diye düşündük.
Güney Kore’de başkent Seul’un yanı sıra ülkeyi daha yakından tanıyabilmek için metropol dışında ülkenin farklı coğrafyalarını da görmek istedik. Busan’ın Japonya Adası’nın karşısında olduğunu görünce hem Busan’ı gezmek hem de Japonya’ya Japon Denizi’nden gemi ile geçerek değişik bir deneyim yaşamak istedik. Bu mevsimde deniz tatili söz konusu olmadığından, şehrin tarihi ve turistik yerleri için Busan’da 2 günün yeterli olacağını düşündük. Ancak Japonya’ya geçeceğimiz gemiye planladığımız tarihten üç gün sonra binmek zorunda kalınca Busan’da iki gün yerine beş gün geçirdik. Bu süre bize çok iyi geldi ve Busan’ı tam anlamı ile doya doya gezdik.
Ulaşım
Busan’a Türkiye’den direkt uçuş bulunmamaktadır. Seul’den Busan Gimhae Havaalanı’na uçulabilir. Havaalanı şehir merkezine 27 km uzaklıkta. Busan Güney Kore halkı için de tatil şehri olduğu için sık tren ve otobüs seferleri bulunmakta. Eğer hızlı tren ile yolculuk yaparsanız 2,5 saat ve Busan Tren İstasyonu şehir merkezinde. Biz cuma günü son dakika bilet aradığımız için tren ile gitme şansını kaçırdık. Bu nedenle tek seçeneğimiz olan otobüs ile ulaştık Seul’den Busan’a. Otobüs fiyatları trene göre daha düşük ancak yolculuk 6 saat sürüyor ve dezavantajı otobüs terminali şehir merkezinden uzakta. Bu nedenle şehir merkezine ulaşmak için yüksek bir taksi ücreti ödedik.
Busan şehir merkezinde gelişmiş bir metro sistemi var. Ayrıca birçok yere otobüsler ile de ulaşılabiliyor. Biz daha az metro daha çok otobüs kullandık bazı yakın mesafelerde de taksi ile ulaştık. Üç kişi olunca taksi fiyatları da yüksek gelmedi.
Gezelim Görelim
Busan orta büyüklükte bir şehir beş gün içinde görülmesi gereken bir çok yeri rahat rahat dolaşabildik. Birlikte gezmeye başlayabiliriz.
Kore Şehitliği
Busan’da ilk ziyaret ettiğimiz yer bizim için özel anlamı olan Kore Şehitliği oldu. Birçok kişi gibi biz de Busan’a ulaşana kadar Kore Savaşı şehitliğinin bu şehirde olduğunu bilmiyorduk.
Kore Savaşı, 1950 yılında başlayan Kuzey Kore ile Güney Kore arasındaki savaş. Bu savaşta Güney Kore’nin yanında yer alan Birleşmiş Milletler Savaş Gücü arasında yer alan Türkiye bu kadar uzak ülkeye askerlerimizi gönderdi. Askerlerimiz Güney Kore toprakları için üç yıl savaştı. Bu arada bizim askerlerimiz bu kıtada neyin savaşını verdi diye düşünmekten de kendimizi alamıyoruz. Ancak bu savaş sonrası Türkiye Nato üyesi ülkeler arasına alındı. Birleşmiş Milletler bu savaşta hayatını kaybeden askerler için Kore Anıtsal Mezarlığı yaptırmış. Bu kutsal alan 11 ülkeden 2319 şehidin ebedi istirahat yeri. Savaşta İngiltere’den sonra en büyük kayıp Türk askerlerinden olmuş, 721 can kaybetmişiz bu topraklarda, şehitlerimizin 462’si burada yatıyor. Bu özel şehitliğe bölgeye giden şehir içi otobüs ile ulaştık. Geniş bir alanda düzenlenmiş, bakımlı mezarlığın giriş kapısının hemen sağındaki anma salonunda video ve filmlerle savaş anlatılıyor. Kapıdaki görevli hangi ülkeden geldiğimizi sordu ve bize 10 dakikalık bir Türkçe film gösterisini hazırladı. Etkileyici, hüzünlü bir anlatım dinledik. Mezarlıkta sembolik alan, mezarlık alanı ve yeşil alanlar düzenlenmiş. Türk askerlerinin kabirleri başında atalarımızı rahmet ile andık. Mezarlıkta anma duvarında savaşta hayatını kaybeden 40.896 askerin adı yazılı ve anma duvarının yanında sürekli yanan ateş şehitlerin anısını yaşatıyor.
Busan Müzesi
Kore Anıt Mezarı ziyaretini planlarken şehitliğin çevresindeki görülecek yerlerin arasında Busan Müze’sinin şehitliğin yanında olduğunu gördük. Her şehir gezisi bizim için aynı zamanda tarih ve kültür gezisidir. Busan’ın önemli müzesinin şehitliğin yanında olması bizim için kaçırılmaz bir fırsat idi. Şehitlik ziyaretimiz sonrası hemen müzeye daldık diyebilirim.
Busan Müzesi Busan kültürü ve tarihini temsil eden değerli eserlerin sergilendiği şehrin en önemli müzesi. 1995 yılında açılan müzede tarih öncesi dönemden modern zamana kadar çok özel parçalar sergilenmekte. Ülkenin Krallıklar dönemi, Japonların şehirdeki hükümranlığı dönemleri hakkında müzede fikir sahibi olduk. Busan’ı ziyaret edenlere Kore tarihini, kültürünü daha iyi anlayabilmeleri için bu müzeyi ziyaretlerini öneririm.
Müzenin çıkış kapısında karşımıza çıkan park çok güzel düzenlenmişti. Hele sakura zamanı pembeler, morlar kaplı ağaçlar arasında nefeslendik, ayrılmak istemedik o ortamdan. Müzeye metro ile ulaşmak için Daeyeon İstasyonu’nda inmeniz gerekiyor. Otobüs ile ulaşılmak istenirse UN Rotary durağında iniliyor. Zaten Türk gezginler için adres kolay önce Kore Şehitliği’ni gezip hemen çıkışında bu güzel müzeye zaman ayırabilirler.
Jagalchi Balık Pazarı
Busan’ın en özel yerlerinden biri Jagalchi Balık Pazarı. Bu pazar Kore’nin en büyük balık pazarı. Adını bile duymadığımız deniz ürünlerinin satıldığı balık pazarı gerçekten çok ilginç. Pazarın birinci katında tüm deniz ürünleri tezgahlarda veya büyük cam akvaryumlarda canlı canlı sergileniyor. Birinci katta basit masalar ve sandalyeler yer alıyor. Canlı deniz ürünlerinden seçip masanıza servis yapılmasını isteyebilirsiniz. Çok katlı binanın üst katlarında da restoranlar bulunuyor ürünlerinizi burada seçip oralarda da yemeği tercih edebilirsiniz. Biz bu kadar çok çeşitten, camların arkasında suyun içinde hareket eden kocaman istakozlar, yengeçler, ahtopatlar ve henüz tanışmadığımız canlılara büyülenmiş gibi bakakaldık. Tabii sonra özellikle sipariş verdiğimiz farklı lezzetleri tattık. Bu pazarın özelliği akşam 7 de kapanması. Biz ilk gün programımıza almıştık balık pazarını ancak oraya saat yediye doğru ulaşınca içeriye giremedik. Tabii bu ürünleri tatmadan olmaz diyerek ikinci gün erken saatlerde masamıza yerleştik.
Gamcheon Kültür KöyüGamcheon Kültür Köyü, Busan’ın en ilginç ve en çok turist çeken yerlerinden biri. Kuruluş amacı çok farklı olmasına rağmen bugün farklı bir anlam kazanmış. Kore Savaşı sırasında Taegeukdo dininden dört bin mülteci bölgeye gelmiş ve kendilerine ev yapmışlar. Aslında yerleşenler fakir mülteciler ve evler de bir iki katlı basit yapılar. Evler bir yamaca kurulmuş, lego evleri gibi üst üste daracık sokaklara sıralanmış.
Üniversite öğrencilerinin öncülüğünde Kültür Bakanlığı’nın desteği ile 2009 yılında bölge restore edilmeye başlanmış. Evler yeniden tasarlanmış, rengarenk boyanmış, duvar resimleri heykellerle süslenmiş. Sanat atölyeleri, kafeler, otantik hediyelik eşya dükkanları açılmış. Hatta köye küçücük bir müze bile yapılmış. Ücretsiz gezilebiliyor.
Biz köyü sokak sokak dolaştıktan sonra en yüksek alana sıralanmış kafelerden birinde köy manzarasına karşı kahvelerimizi yudumladık. Köye ulaşmak tabii biraz telaşlı oluyor. Toseong Metro İstasyonu civarında köye giden otobüslere binebilirsiniz.
Haedong Yonggungsa TapınağıBusan’da çok sayıda Budist tapınak bulunmakta. Biz bunlar arasında en önemli olan iki tapınağı özellikle ziyaret etmek istedik. Birinci sırada Haedong Yonggungsa’ı sayabiliriz. Genellikle tapınaklar yüksek yerlere yapılırken bu tapınak deniz kenarında kayalıkların üzerine konumlanmış. Tapınak Busan’da Buda’ya adanmış üç kutsal tapınaktan biri. Tapınak ilk kez 1376 yılında önemli bir Budist öğreticisi Naong tarafından yaptırılmış. Tapınak Japonların Busan’ı istilası sırasında çıkan yangında zarar görmüş. 1930’lu yıllarda yeniden yapılmış, en son 1970 yılında büyük bir renovasyon geçirmiş. Bugün yerli yabancı çok fazla ziyaretçi çeken tapınak sürekli kalabalık. Dualar edenler, renkli, süslü kağıtlar yazılan dilekleri asanlar, heykeller arasında huşu içinde dolaşan yerel halk veya bizim gibi merakla çevreyi inceleyen turistler arasında dolaşıyoruz.
Tapınağa Osiria İstasyonu veya Haeundae İstasyonu’nda inip istasyon çıkışında 1001 nolu otobüs ile ulaşılıyor. Otobüsler sık olmakla birlikte biz metro çıkışında taksiye binmeyi tercih ettik.
Beomeosa Tapınağı
Busan’ın en önemli ve en büyük tapınağı Beomeosa Tapınağı. 678 yılında inşa edilen tapınak, Geumjeong Dağı’nın yamacına kurulmuş, yeşillikler içinde sakin, huzurlu bir ortam sunuyor ziyaretçilerine. Beomeosa Tapınağı ziyaretçilerin konaklayarak daha uzun zaman geçirebildikleri bir tapınak. Biz bir akşam üzerinde bu tapınağı ağır ağır dolaştık.
Busan Tower 
Busan parkları ile de renkli bir şehir. Şehir merkezinde Yongdusan Parkı içinde Busan Kulesi yer almakta. 1973 yılında yapılan 120 metre yükseklikteki kulenin en üstüne asansör ile çıkılabiliyor. En yüksek noktada bir kafe de bulunmakta. Zemin katında da kafe ve hediyelik eşya dükkanları yer almakta. Kule, Seul kulesi kadar şehre hakim olmasa da kulenin en üstüne çıkmadan da şehrin manzarasının görüldüğü bir bölge. Busan da zamanı olanlar uğrayabilir.
Nampodong Bölgesi
Busan Tower sonrası yürüyerek Nampodong bölgesinde şehrin ruhunu yakından yaşayabilirsiniz. Şehrin renkli hareketli bölgesi, BIFF yürüyüş bölgesi, çok sayıda dükkanların, restoranların kafelerin olduğu bölgede dolaşılabilir.
Uluslarası Film Festivalinin yapıldığı bölge de Busan’ın ilgi gören bir alanı. Gündüz hareketli olan bölgede akşamları da sokaklarda kurulan tezgahlarda sokak lezzetlerini tadabilirsiniz. Biz bir akşam bu sokaklarda dolaşarak, tezgahlarda yerel ürünleri tattık.
Çin Mahallesi
Busan’da son gece kaldığımız otel civarında olduğu için bir akşam Çin Mahallesini gezebildik. Çin Mahallesi Busan Tren İstasyonu’na yakın. Bu mahalle 1884 yılında bölgeye yerleşen Çinli tüccarlar tarafından yerleşim yeri olarak oluşturulmuş. Mahalleye girerken geleneksel Çin figürlerini taşıyan bir kapı karşılıyor ziyaretcileri. Mahallede birkaç Çin Tapınağı, Çin Restoranları ve dükkanlar yer alıyor. Birçok ülkede Çin mahallesi gezdim Busan’daki çok geniş bir alana yayılmış değil yine de farklı bir kültür olarak gezmek isteyebilirsiniz. Biz bu mahallede dolaşınca akşam yemegimizde de buradaki Çin lokantalarından birinde yemeyi tercih ettik.
Busan Plajları
Busan Güney Kore’nin liman şehri, diğer yandan plajları ile ünlü bir şehri. Biz şehri beş günde rahat rahat gezdik ancak özellikle mevsim nedeni ile deniz, güneş tatili yapamadık. Şehirde birden çok plaj bulnmakta. Haeundae Plajı kumlu sahili, sığ denizi ile şehrin popüler, hareketli plajı. Gwangalli Plajı, Songjeong Plajı, Dadaepo Plajı, Songdo Plajlarında deniz keyfi yanında, sörf de yapılabliyor. Hatta bazılarında teleferiğe binmek gibi değişik aktiviteler de yapılabiliyor.
Busan Port
Bizim Busan gezimiz Busan Port’da tamamlandı. Busan Port modern, büyük hareketli bir yer. Burada şehrin deniz ticareti tarihini anlatan bir müze de bulunmakta. Limanın kıyısında yürüyerek hareketli deniz trafiği izlenebilir, kıyıdaki restoranlarında deniz ürünleri tadılabilir. Bizim için liman Japonya’ya geçecek gemimiz Queens Beetle’a binmek için geldimiz bir nokta idi. Rahat bir gemi ile konforlu bir yolculuk yaptık Japon Denizi’nde.
Son Söz
Güney Kore gezimizde önceliğimiz başkent Seul olsa da, seçtiğimiz ikinci şehir Busan bizim için Japonya’ya geçmek için bir durak, deniz tatili de yapmayacağımız için çok şey beklemediğimiz bir şehir idi. İki gün kalmak üzere geldiğimiz şehirde beş gün geçirdik ancak şehir bize beklentimizin üzerinde deneyimler sundu. Sevimli şehirde keyifli zaman geçirdik, çok lezzetli deniz ürünleri tattık.